Haber

Hatay Deprem Bölgesinden Dönen Gazeteci O Afet Sonrası Gördüklerini Anlattı, “Ölüm Normalleşti”

Kahramanmaraş depremleri bir anda 10 ili yerle bir etti. Bu illerden biri olan Hatay’da binlerce kişi hayatını kaybederken, depremde yakınlarını kaybeden çok sayıda vatandaşın evleri yıkılarak dışarda kaldı. 6 gün boyunca deprem bölgesi Hatay’da depremzedelerin yanında bulunan gazeteci Ece Çelik, deprem sonrası yaşadığı ve tanık olduğu olayları sosyal medya hesabından paylaştı.

Hatay, Kahramanmaraş merkezli depremden en çok etkilenen illerden biri oldu.

Büyük yıkıma uğrayan şehirlerimizde en çok yapının Hatay’da yıkıldığı bildirildi. Yaklaşık 130 bin binanın bulunduğu Hatay’da 5 bin 696 bina yıkıldı. İmha edilen bağımsız bölüm sayısı ise 23 bin 90 oldu.

6 Şubat’ta Pazarcık ve Elbistan merkezli 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremlerin ardından Hatay’da 20 Şubat akşamı 6,4 ve 5,8 büyüklüğünde depremler meydana geldi.

Yıkılmayan binaların bir kısmı da bu depremlerde yıkılırken, sokaktaki bazı vatandaşların evlerine girmesi nedeniyle 43 bin 556 kişinin yaşamını yitirdiği depremlerde can kaybı arttı.

Hatay’da 6 gün boyunca depremzedelerin yanında bulunan gazeteci Ece Çelik, “Ölüm normalleşti, artık kimsenin ağlayacak gözyaşı kalmadı” dedi.

“Bu kadar kolay normalleşmek mümkün değil. Giden gitti, çadırlarda kalmaya devam edenler cehennemi yaşıyor.”

Bölgede gördüklerini anlatan Çelik, depremin ardından ilk 3-4 gün yardımın gelmediğini belirtti.

İnsanlar ‘Bana yardım edin’ diyerek enkaz altında öldü.”

Ölü sayısının 40 bine ulaştığı depremde yardımların gecikmesinin canlara mal olduğunu belirten Çelik, ‘Onları kurtarmak için canla başla uğraşan ama bir türlü yardım bulamayan yakınları, akıl sağlığını yerinde tutmakta çok zorlanıyor. ‘

“Dokuzuncu gün bölgeye gittiğimde köylerde çadır, hijyen malzemesi, su ve tuvalet yoktu.”

“Özellikle Samandağ’da insanlar doğal olarak inanılmaz sinirli. Kayıpları arayanlar, enkaz altından yakınlarının cenazelerini bekleyenler, kulaktan kulağa yayılan mistik hikayeler… Gazeteci, ‘Gösterdikleri video ve fotoğrafları anlatmak istemiyorum’ dedi, gazeteci.

“Yardım kuruluşları arasında görev dağılımı yapılmadı.”

AFAD’ın yardımları bölgedeki sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte çalışmadan tek kaynaktan üstlendiğini belirten Çelik, “Kızılay gibi diğer kurumlar da görev paylaşımı yapsaydı yardımlar mutlaka daha hızlı ulaşırdı. Yurt dışından gelen yardımlarda büyük bir usulsüzlük var’ dedi.

“Elbette kadınlar tuvalet problemini daha çok yaşıyor.”

Bölgedeki tuvaletin hem depremzedeler hem de insani yardım ekipleri için büyük sorun olduğunu belirten Çelik, ‘Her şeye ihtiyaç her geçen gün artarak devam ediyor’ dedi.

“İki gün önceki depremden sonra gerçekten insanların dayanacak gücü kalmamıştı. Bölge sürekli sallanmaya devam ediyor.”

Hatay’da yaşanan sarsıntıların ardından bölgedeki endişelerin arttığını belirten Çelik, ‘Her sarsıntıda hangi ağır hasarlı bina yıkılacak diye düşünüyorsunuz. Yollar patlıyor, köprüler ve alt geçitler zarar görüyor” dedi.

Çelik, son depremin gündüz olması durumunda muhtemelen yüzlerce kişinin hayatını kaybedeceğini söyledi.

Her gün yüzlerce insan evlerinin enkazından eşyalarını bulmaya çalışıyor. Son deprem gündüz olsaydı muhtemelen yüzlercesi daha hayatını kaybederdi.

Enkazdan çıkanların burnuna mikrofon tutan muhabirlerin de olduğunu ancak gazetecilerin zor şartlar altında görevlerini yapmaya devam ettiklerini söyledi.

Çelik sözlerini bitirirken, ‘Türkiye bununla nasıl başa çıkacak, bu insanlar nasıl hayata dönecek merak ediyorum. Çok üzgünüm ve çok kızgınım. Allah herkesin işini kolaylaştırsın’ dedi.

İşte o yazı:

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu