Haber

Mahir Polat Bayraklı Şehir Hastanesinden Tıbbi Cihaz Alırken Yolsuzluk İddiası: “318 Bin 726 Dolara Alınan 30 Ultrasonografi Cihazı…

CHP İzmir Milletvekili Nitelikli Polat, Bayraklı Şehir Hastanesi’ne götürülen tıbbi cihazlarla ilgili olarak, “Gdikal Sistemleri adlı firmadan 30 adet ultrasonografi cihazı ithal ediyor. İlk fatura 318 bin 726 dolar. Türkerler Gama ortak girişimi Gteknik tarafından devrediliyor, 1 milyon 230 bin dolara İzmir Bayraklı Şehir Hastanesi için 1 milyon 344 bin dolara periyot yapılıyor, birkaç günlük gecikmenin sonunda 1 milyon 347 bin 383 dolara ithalat yapılıyor. Sadece 30 cihazda 1 milyon 28 bin 657 dolar isabet ve nitelikli dolandırıcılık. Bunların denetlenmesi ve vurguncuların ortaya çıkarılması gerektiğine inanıyoruz” dedi.

Mahir Polat, bugün Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde düzenlediği basın toplantısında, İzmir’deki Bayraklı Şehir Hastanesi’ne tıbbi cihaz alımında yolsuzluk yapıldığını iddia etti. Konuyla ilgili belgeleri de gösteren Polat, şunları söyledi:

“ŞEHİR HASTANELERİYLE İLGİLİ SORULAR SORDUK, DEVLET ‘TİCARİ SIR’ OLARAK AÇIKLAMADI”

“CHP olarak halkımızın sağlıklı bir ortamdan yararlanmasını istiyoruz. Sağlık çalışanlarının sağlıklı hizmet verebileceği, sağlıklı binalara sahip olacağı, emeğini alabileceği bir sağlık sisteminden yanayız. Sağlıktan rahatsızız- Cumhurbaşkanımızla ilgili çekincelerimiz vardı.Uzun zaman önce Sayın Cumhurbaşkanımız bürokrasiye ‘Yolsuzluğa imza atmayın, ortak olmayın’ diye bir çağrı yaptı. bürokrasiden dosya evrak partimize ulaştı yeri ve zamanı gelince duyurusunu yapacağız bu evraklardan bir tanesini burada açmak istiyoruz yeri ve zamanı neden arkadaşlar şehir hastaneleri ile ilgili çok soru sordular merak ettik her zaman ‘ticari sır’ olduğu ve ifşa edilemeyeceği söylendi.

“BU DOLANDIRICILIK VE NİTELİKLİ GÖSTERGELER CUMHURBAŞKANI’NIN SORUMLULUĞUNDADIR”

24.11.2022 tarihli soru cevap kısmında (Meclis Plan ve Bütçe Komisyonunda) Bakan ‘Şehir hastanelerinde teminat olarak ödenen tek bedel kira yani kullanım bedeli’ diyor. Bu bizim desteklerimizden biri. Öte yandan 10 Aralık’ta kamu-özel işbirliğiyle inşa edilen hastanelerimizde inşaat maliyeti yerine kira ödeniyor. Bu zaten her yılın bütçesine ‘kullanım ücreti’ olarak giriyor. “Merkezi bütçeden karşılanan hastanelerimizde o güzergâha göre diğer hizmet alımları yapılıyor” diyor. Yani Sağlık Bakanı burada maliyete göre bir kiradan bahsediyor. Hem bu dolandırıcılık hem de nitelikli vurgunculuk Cumhurbaşkanı’nın sorumluluğundadır. O rejim ve onlar tarafından cesaretlendirildiler. ‘Ayrıcalıklı hortum üreticilerinden’ bahsediyor. 24 Haziran 2003 küme toplantısında Sayın Erdoğan, bugün kamu-özel sektör işbirliği ile oluşturulan ‘imtiyazlı hortumcular’ kavramının ta kendisi içindedir. ‘Hortumları kesiyoruz’ dedi, hortumları kesmek yerine Hazinemizden imtiyazlı kümelenme için dev kanallar kazıldı. Onlara yarım kalmış yetimin hakkını vermişler.

“30 ADET ULTRASONOGRAFİ CİHAZI 318 BİN 726 DOLARA ALINDI, 1 MİLYON 344 BİN DOLARA AKTARILDI”

İzmir Bayraklı Şehir Hastanesi; Ulaşım açısından tartışmalı bir bölgede yapılmıştır. Bayraklı Kent Hastanesi, Gerflor markalı bir firmadan bakteri ve kir tutmayan zemin kaplaması ithal etmektedir. Metrekaresini 10,45 Euro’ya ithal ediyor. 333. madde gereğince Bayraklı Şehir Hastanesi’ni kuran Türkerler Gama İzmir adi ortaklığına devir yapılır. Bu dönemde fiyat tam olarak 11.09 euro olarak aktarılıyor. Ardından Türkerler Gama ortaklığı Bayraklı Şehir Hastanesi’ne devrediliyor. O dönemde 17.055 Euro’ya denk geliyor. Yani 10 euroya aldığınız şeyi 17 euroya havale ediyorsunuz. Burada yaklaşık yüzde 70’lik bir maliyeti şişiriyorsunuz. 10 bin metrekare düşünürseniz o kaplama işte karşınızda kağıtları ile bir hit. Yine Gdikal Sistemleri diye bir firmadan 30 adet ultrasonografi cihazı ithal etmektedir. İlk fatura 318.726 dolar. Türkerler Gama, Gdikal’in yan kuruluşu için kullanılan bir terimdir; 1 milyon 230 bin dolara kesit yapılıyor. Ardından 1 milyon 344 bin dolara İzmir Bayraklı Şehir Hastanesi’ne naklediliyor. Aradan geçen birkaç gün sonunda ithalat 1 milyon 347 bin 383 dolar oldu. Sadece 30 cihazda 1 milyon 28 bin 657 dolarlık isabet, nitelikli dolandırıcılıktan bahsediyoruz.

TÜM CİHAZ İTHALATI MURATBEY GÜMRÜKTEN TARTIŞMA ODAKINDA YAPILMAKTADIR”

Onlarca belge var, bu belgelerin hepsinin ortak bir noktası var; Tüm cihaz ithalatları tartışmaların odak noktası olan Muratbey Gümrüğünden yapılmaktadır. Bayraklı Şehir Hastanesi’ne 9 ve 13 kilometre (km) uzaklıkta, bir yanda İzmir Gümrük Müdürlüğü, diğer yanda İzmir TIR Gümrük Müdürlüğü olmak üzere iki adet birinci sınıf müdürlük. En önemli sorularımızdan biri de 650-700 km uzaklıkta ve tartışmaların merkezinde olan Muratbey Gümrüğü’nden neden ithalat yapıldığıdır. İşte düşündüğümüz şey; dosyanın tamamını incelediğimizde dosyada olmayan bir şey gördük. Hem CİMER’den hem de gümrüğe yapılan ikinci el tıbbi cihaz ithalatına ilişkin çok sayıda bildirim bulunmaktadır. Yani bir grubun Türkiye’ye ikinci el tıbbi cihaz ithal edeceğinden bahsetmişler. Bu nedenle denetleyen Gümrük ve Sağlık Bakanlığı’nın talimatıyla, yetkili kurumlardan veya uzman uzmanlardan oluşan bir heyet vasıtasıyla düzgün bir firmanın bunları kontrol etmesi ve ikinci el olup olmadığını belirlemesi gerekiyordu. Burada ikinci el bulunup bulunmadığını tespit etmenin rastgele bir yanı yoktur. Asansörlerden yürüyen merdivenlere sadece bina ve makine maliyetlerinin arttığını gördüğümüz kaba ve ince inşaat maliyetlerini bilmiyoruz. Bunların da incelenmesi gerekir. Burada yatırım teşvik belgeleri var, bunları her türlü vergiden muaf ithal etti. Sağlık ihtiyacı olan halkımızın cebinden kamu maliyesinden para çekilerek nitelikli bir dolandırıcılık yapılmıştır.

“BUNLARIN İNCELENMESİ VE ÖNE ÇIKAN NOKTALARIN KEŞFEDİLMESİ GEREKİĞİNE İNANIYORUZ”

Buradan davetimiz hem Ticaret Bakanlığına hem de Sağlık Bakanlığınadır. Sağlık Bakanlığı’nın kamu-özel işbirliğiyle inşa edilen tüm hastanelerdeki tıbbi cihazları denetlemesi ve ikinci el olup olmadığını denetlemesi gerekiyor. Bu masraflar teslimden önce kontrol edilmeli ki, Türkiye’nin cebinden bir müfettiş ve bilirkişi yardımıyla para çekilsin ve ayrıcalıklı bir grup oluşturulsun, bizim bildirimimizden sonra ona göre kontrol edip teslim alsınlar. Ticaret Bakanlığı neden bilirkişi raporu yapmadı, neden bu makine ve cihazlar doğrudan gümrükten ithal edildi ve bir teftiş kurulu tarafından denetlensin diye düşünüyoruz. Vicdanlı ve basiretli savcıların bu konuyu acilen soruşturmasını bekliyoruz. Bunların denetlenmesi ve vurguncuların ortaya çıkarılması gerektiğine inanıyoruz. Kamu-özel işbirliği ile yürütülen tüm bu projelerin sonunda da kira, hortum ve imtiyazlı kümelenme projesi olduğunu söylüyorum.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu